Uzun bi aradan sonra yeniden blogdayız.
Yazamadığımız dönemde araba ilk uzun yol seyahatimizi
gerçekleştirdik, yürüme
denemelerinde bir kaç kez düştük ama yaralanmadan atlattık ,
yeni arkadaşlar bulduk , aynı anda birden çok dil öğrenen
bebeklerle ilgili araştırmalar yaptık , yeni kitaplar okuduk ve
tabii ki yeni besinlerle tanıştık. (yazamadığımız zamanda
yaptıklarımızı konu alan blog yazılarıda gelicek).
Daha öncede söylemiştim,
talihsizliktir ki oğlum 2.5 ay anne sütü alabildi. Sütüm
yetmediği için mama vermek zorunda kaldık. Kalpazan biberondan
daha kolay beslendiği için mememi görünce ağlayarak çığlıklar
atıyor almayı kabul etmiyordu. Herşeyi denedim. Sütüm artsın
diye çanakla mercimek yedim , soğanı elma gibi yemeye çalıştım.
Anne memesini taklit eden biberonlar denedim. Bunlar içinde en umut
vaad edeni medela-calma biberondu. Elbette bir bilim kadını olarak
hem emzirme hemde sonraki dönemde ek besinlere başlangıç
konularında bir çok şey aradım, literatür bile taradım. İtiraf
edeyim kendi branşımla ilgili yazı yazıcak olsam bu kadar özen
göstermezdim. En çok sorulan sorulardan biri ek besinlere ne zaman
geçileceği idi. Reklamlar dahil heryerde bas bas bağırarak
söylenildiği üzere eğer emziriyorsanız ilk 6 ay sadece anne sütü
verilmesi gerek. Zaten ceviz kadar olan bir mideyi başka leylerle
şişirip bu mükemmel lütuftan daha az faydalanmalarına aracı
olmaya elbette gerek yok. Bizim gibi mamalara yatırım
yaptıysanızda öncelikle kuzunun motor gelişimini yani
hareketlerini ve diş çıkarma durumunu takip etmeniz gerekiyor.
Kendi kendine dönebiliyor , emeklemeye başlamış , başlama
safhasında ise ya da diş çıkartıyorsa ek besinlere 6. aydan
önce geçilebilir. Bu zaman ortala dört -dört buçuk aya
tekabül ediyor. Bizim kuzu ilk dişini 4. ayda çıkarmaya
başladı. 5. ayda alt iki diş gülümsediğinde tamamen
görünüyordu. Bu diş konusunda geçirdiğim uykusuz gecelerden
bahsetmeme gerek yok sanırım. Maksimum 2 saat aralıksız uyku
sonrası defaat kere yataktan kalkıp kuzuyu tekrar tekrar
uyutmaya çalıştım. Diş çıkarırken ishal, ateş , grip
benzeri belirtiler yaşayabiliyorlar başınıza gelirse korkmayın.
Ben kuzuyada banada biraz faydası olsun diye yalnızca çok
huzursuz olduğu gecelerde calpol ve milupanın gece çayını
kullandım. Neyse konuma dönüyorum. Ek besinlere başlamamız 4.
ayın sonuna denk geldi. Kuzunun damak tadına yönelik bu başlangıcı
yaparken dikkat edilicek en önemli nokta belli besinlere karşı
gelişen allerjiler o yüzden ne vericekseniz öncelikle denemeniz
gerek. Kahvaltıya yumurta ekliycekseniz önce çeyrek yumurta
sarısı ile başlayabilirsiniz. Sonra bir iki hafta içinde tam
yumurta sarısına çıkılabilir. Başlangıç kitinin diğer
vazgeçilmezi yoğurt. Ben işlenmemiş taze süt alıp evde kendim
mayalamayı tercih ettim , ilk bir kaç denemem berbattı ama şu
an olayı kıvırabiliyorum. Meyve içinse ilk tercihimiz elma oldu.
Metal rendeler vitamin miktarını esnasında azalttığından cam
rendede yapmak gerekiyormuş. Uykudan önceki öğündede muhallebi
, biraz level artınca sütlaç yapılabilir. Ancak sütün bir
yaşına kadar bebeklere verilmesi tartışmalı bir konu , bazı
kaybaklar pişirilen öğüne süt katılabileceğini sütü tek
başına vermenin allerji oluşturabildiğini söylüyor. Ben yine
az miktarda yaparak denedikten sonra sorun olmadığını onaylayıp
sütlaç ve muhallebi yapmaya başladım ancak 7 ayın sonuna
kadar süt kesinlikle kullanmadım , bebek maması ile muhallebi ve
sütlacı hazırlamayı tercih ettim. Bu soft başlangıcı
yaptıktan sonra benim gibi mutfakta süper bir aşçı olmaya çok
uzak olan kişilerin level atlayacağı kısma geldik işin
içine çorbalar girdi. Hepi topu iki çorba biliyorum zaten onunda
biri tarhana çorbası , sulandır kaynat tamam. Ama kuzu
büyüdükçe tavuklu , et sulu etli sebzeli çorbalar yapmak
gerekiyor. Eh sıvadık kolları girdik internete : ).. öncelikle
hepinize tavsiye ediceğim bir kitap buldum . Paylaşmayı bir borç
bilirim. Kabak sebzesini bile son derece eğlenceli hale getirmiş
bu kitabın yazarı çok hoş ve zarif bir bayan aynı zamanda da o
kadar zeki ki sayesinde bebe bisküvisi kullanmadan
hazırlayabiliceğim kahvaltı alternatiflerim oldu. Elbette size
tarifleri vericek değilim ama kitap kapağını paylaşmak isterim.
Kitapta kuzunuza 24 aya kadar opsiyonlu çok eğlenceli tarifler
var. Yaptığınız sebze çorbasının tadının değişiceğini ,
bebeğinizin avokadoyla tanışınca ne kadar mutlu olucağını
garanti ederim. Ve kitabın yazarı Sibel hanım'a da benm gibi inop
bir yemek pişiricisini kuzum için ustalaştırdığı içinde
teşekkür ederim.
Başlangıç için taneli şeylerden uzak durup yaptığınız herşeyi püreye çevirmek gerekiyor , çünkü bu onların hayatında yeni birşey ve alışana kadar yutmakta zorlanıcaklar . Tehlikeli bir durumu önlemek için başlangıçta bu konuda özen göstermenizi öneririm. ben ilk başlarda tam bir püre kıvamı elde etmek için rondo kullandım ancak 2 haftanın sonunda hazırladıklarımı çatalla ezmeye başlayarak daha taneli kıvamlar elde ettim. Kuzum bugun itibariyle nerdeyse 9 aylık ve kendi bisküvisini ısırarak yiyebiliyor. Bisküvi demişken ne kadar annelerin kayın validelerin komşu teyzelerin size kahvaltıyla ilgili ısrarla vericekleri tek tarif bisküvi ve yumurtadan ibaret olsana şahsen bisküviyi çok sık kullanmanız taraftarı değilim İçinde yoğun şeker var. Tuz ve şeker vererek çocuğunuz böbreklerini, damarlarını bu yaştan yormaya gerek yok . Arada eline bir bisküvi verip dişlerini kaşımasına izin verebilirsiniz ama her sabah kahvaltısına 5-6 bisküvi basıp çocuğa şeker yüklemesi yapmaya ben hekim olarak gerek görmüyorum ve onaylamıyorum .
Yine internette karşıma çıkan bebek yemekleri ile ilgili bir başka site aslında blog adresinide hemen buraya ekleyelim ;
http://bebegiminyemekleri.com
Blogun yazarıyla henüz iletişime geçemedim ancak kendisinin bir hekim olduğunu biliyorum ,tariflerde gerçekten çok başarılı .
kahvaltı , çorba , muhallebi ve yoğurtla yaptığınız bu yumuşak başlangıçtan sonra aylar ilerledikçe hazırladığınız öğünlere farklı meyveler eklemeye başlayabilirsiniz. Bizim ilk mercimek çorbası verişimizin arkasından gazla defalarca uyandığımız gece bana süper bir tecrübe oldu o yüzden gaz yapma ihtimali olan mercimek , brokoli , bezelye türü şeyleri eklemeyi biraz geciktirdim ve eklemeye başlarkende azar azar ekleyip sonra tariflerdeki ölçülere çıktım. 8-9 ay da tavuk , et 9-10 ayda balık eti verilmeye başlanılabilir. Deniz ürünleriyle ilgili söylemem gereken karides , midye gibi sığ yerlerden toplanan , içinde kurşun gibi ağır metal birikimleri bulunduğu ıspatlanmış ürünleri ve balık dersini bebeğinize vermeyin.
Süper bir aşçı olmasanızda biraz araştırma , yardım birazda pratikle mutfakta bebeğiniz için muhteşem şeyler yaratmaya başlıycaksınız. Pişirme konusunu aştıktan sonra farkediceğiniz şey eskiden o uyurken sizde dinlenebilirken şimdi o uyurken mutfakta olduğunuz gerçeğidir. Tüm kuzulara afiyetler olsun , annelerinin yemekleri en tatlısı olsun .
P.S; Bebeğinizin eline bir soğan halkası verip biraz eğlenmeyi unutmayın . Bebekler soğanın tadına bayılır ve soğan doğal bir antibiyotiktir.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder