Translate

19 Nisan 2014 Cumartesi

Ek Besinlere Geçelim mi ??



Uzun bi aradan sonra yeniden blogdayız. Yazamadığımız dönemde araba ilk uzun yol seyahatimizi
gerçekleştirdik, yürüme denemelerinde bir kaç kez düştük ama yaralanmadan atlattık , yeni arkadaşlar bulduk , aynı anda birden çok dil öğrenen bebeklerle ilgili araştırmalar yaptık , yeni kitaplar okuduk ve tabii ki yeni besinlerle tanıştık. (yazamadığımız zamanda yaptıklarımızı konu alan blog yazılarıda gelicek).


Daha öncede söylemiştim, talihsizliktir ki oğlum 2.5 ay anne sütü alabildi. Sütüm yetmediği için mama vermek zorunda kaldık. Kalpazan biberondan daha kolay beslendiği için mememi görünce ağlayarak çığlıklar atıyor almayı kabul etmiyordu. Herşeyi denedim. Sütüm artsın diye çanakla mercimek yedim , soğanı elma gibi yemeye çalıştım. Anne memesini taklit eden biberonlar denedim. Bunlar içinde en umut vaad edeni medela-calma biberondu. Elbette bir bilim kadını olarak hem emzirme hemde sonraki dönemde ek besinlere başlangıç konularında bir çok şey aradım, literatür bile taradım. İtiraf edeyim kendi branşımla ilgili yazı yazıcak olsam bu kadar özen göstermezdim. En çok sorulan sorulardan biri ek besinlere ne zaman geçileceği idi. Reklamlar dahil heryerde bas bas bağırarak söylenildiği üzere eğer emziriyorsanız ilk 6 ay sadece anne sütü verilmesi gerek. Zaten ceviz kadar olan bir mideyi başka leylerle şişirip bu mükemmel lütuftan daha az faydalanmalarına aracı olmaya elbette gerek yok. Bizim gibi mamalara yatırım yaptıysanızda öncelikle kuzunun motor gelişimini yani hareketlerini ve diş çıkarma durumunu takip etmeniz gerekiyor. Kendi kendine dönebiliyor , emeklemeye başlamış , başlama safhasında ise ya da diş çıkartıyorsa ek besinlere 6. aydan önce geçilebilir. Bu zaman ortala dört -dört buçuk aya tekabül ediyor. Bizim kuzu ilk dişini 4. ayda çıkarmaya başladı. 5. ayda alt iki diş gülümsediğinde tamamen görünüyordu. Bu diş konusunda geçirdiğim uykusuz gecelerden bahsetmeme gerek yok sanırım. Maksimum 2 saat aralıksız uyku sonrası defaat kere yataktan kalkıp kuzuyu tekrar tekrar uyutmaya çalıştım. Diş çıkarırken ishal, ateş , grip benzeri belirtiler yaşayabiliyorlar başınıza gelirse korkmayın. Ben kuzuyada banada biraz faydası olsun diye yalnızca çok huzursuz olduğu gecelerde calpol ve milupanın gece çayını kullandım. Neyse konuma dönüyorum. Ek besinlere başlamamız 4. ayın sonuna denk geldi. Kuzunun damak tadına yönelik bu başlangıcı yaparken dikkat edilicek en önemli nokta belli besinlere karşı gelişen allerjiler o yüzden ne vericekseniz öncelikle denemeniz gerek. Kahvaltıya yumurta ekliycekseniz önce çeyrek yumurta sarısı ile başlayabilirsiniz. Sonra bir iki hafta içinde tam yumurta sarısına çıkılabilir. Başlangıç kitinin diğer vazgeçilmezi yoğurt. Ben işlenmemiş taze süt alıp evde kendim mayalamayı tercih ettim , ilk bir kaç denemem berbattı ama şu an olayı kıvırabiliyorum. Meyve içinse ilk tercihimiz elma oldu. Metal rendeler vitamin miktarını esnasında azalttığından cam rendede yapmak gerekiyormuş. Uykudan önceki öğündede muhallebi , biraz level artınca sütlaç yapılabilir. Ancak sütün bir yaşına kadar bebeklere verilmesi tartışmalı bir konu , bazı kaybaklar pişirilen öğüne süt katılabileceğini sütü tek başına vermenin allerji oluşturabildiğini söylüyor. Ben yine az miktarda yaparak denedikten sonra sorun olmadığını onaylayıp sütlaç ve muhallebi yapmaya başladım ancak 7 ayın sonuna kadar süt kesinlikle kullanmadım , bebek maması ile muhallebi ve sütlacı hazırlamayı tercih ettim. Bu soft başlangıcı yaptıktan sonra benim gibi mutfakta süper bir aşçı olmaya çok uzak olan kişilerin level atlayacağı kısma geldik işin içine çorbalar girdi. Hepi topu iki çorba biliyorum zaten onunda biri tarhana çorbası , sulandır kaynat tamam. Ama kuzu büyüdükçe tavuklu , et sulu etli sebzeli çorbalar yapmak gerekiyor. Eh sıvadık kolları girdik internete : ).. öncelikle hepinize tavsiye ediceğim bir kitap buldum . Paylaşmayı bir borç bilirim. Kabak sebzesini bile son derece eğlenceli hale getirmiş bu kitabın yazarı çok hoş ve zarif bir bayan aynı zamanda da o kadar zeki ki sayesinde bebe bisküvisi kullanmadan hazırlayabiliceğim kahvaltı alternatiflerim oldu. Elbette size tarifleri vericek değilim ama kitap kapağını paylaşmak isterim. Kitapta kuzunuza 24 aya kadar opsiyonlu çok eğlenceli tarifler var. Yaptığınız sebze çorbasının tadının değişiceğini , bebeğinizin avokadoyla tanışınca ne kadar mutlu olucağını garanti ederim. Ve kitabın yazarı Sibel hanım'a da benm gibi inop bir yemek pişiricisini kuzum için ustalaştırdığı içinde teşekkür ederim.


Başlangıç için taneli  şeylerden uzak durup  yaptığınız herşeyi püreye çevirmek gerekiyor , çünkü bu onların hayatında yeni birşey ve alışana kadar  yutmakta zorlanıcaklar . Tehlikeli bir durumu   önlemek için başlangıçta  bu konuda özen göstermenizi  öneririm. ben  ilk başlarda   tam bir püre kıvamı elde etmek için rondo  kullandım ancak  2 haftanın sonunda  hazırladıklarımı  çatalla  ezmeye başlayarak daha taneli  kıvamlar elde ettim. Kuzum bugun itibariyle nerdeyse 9 aylık ve  kendi bisküvisini ısırarak yiyebiliyor. Bisküvi demişken  ne kadar annelerin kayın validelerin komşu teyzelerin size   kahvaltıyla  ilgili ısrarla vericekleri  tek tarif bisküvi ve yumurtadan ibaret olsana  şahsen  bisküviyi  çok sık kullanmanız  taraftarı değilim İçinde yoğun şeker var.  Tuz ve şeker vererek  çocuğunuz böbreklerini, damarlarını  bu yaştan yormaya gerek yok . Arada  eline bir bisküvi verip dişlerini kaşımasına  izin verebilirsiniz ama  her sabah kahvaltısına  5-6 bisküvi basıp  çocuğa şeker yüklemesi yapmaya ben hekim olarak gerek görmüyorum ve onaylamıyorum .

Yine internette karşıma çıkan bebek  yemekleri ile ilgili bir başka site aslında  blog adresinide hemen buraya ekleyelim ;
 http://bebegiminyemekleri.com

Blogun yazarıyla henüz  iletişime geçemedim ancak kendisinin bir hekim olduğunu  biliyorum ,tariflerde gerçekten çok başarılı .

kahvaltı , çorba  , muhallebi ve yoğurtla yaptığınız bu yumuşak başlangıçtan sonra  aylar ilerledikçe  hazırladığınız  öğünlere farklı meyveler eklemeye başlayabilirsiniz. Bizim  ilk mercimek çorbası verişimizin arkasından gazla defalarca uyandığımız  gece bana süper bir tecrübe oldu  o yüzden gaz yapma ihtimali olan  mercimek , brokoli , bezelye türü şeyleri  eklemeyi biraz geciktirdim ve  eklemeye  başlarkende azar azar  ekleyip sonra  tariflerdeki ölçülere çıktım. 8-9 ay da tavuk , et  9-10 ayda  balık eti  verilmeye başlanılabilir.  Deniz ürünleriyle ilgili söylemem gereken  karides , midye gibi  sığ yerlerden toplanan , içinde kurşun gibi  ağır metal birikimleri bulunduğu ıspatlanmış ürünleri  ve balık dersini  bebeğinize vermeyin.  

Süper bir aşçı olmasanızda  biraz araştırma  , yardım birazda pratikle mutfakta  bebeğiniz için muhteşem  şeyler yaratmaya başlıycaksınız. Pişirme konusunu  aştıktan sonra  farkediceğiniz şey eskiden o uyurken sizde dinlenebilirken  şimdi o uyurken  mutfakta olduğunuz gerçeğidir.  Tüm kuzulara  afiyetler olsun , annelerinin yemekleri en tatlısı  olsun .


P.S; Bebeğinizin eline  bir soğan halkası verip biraz eğlenmeyi unutmayın . Bebekler soğanın tadına bayılır ve soğan doğal bir antibiyotiktir.